GECE DİLEKÇELERİ
Gerçek Bir Yaşam

DAİŞ - SON

DAİŞ - IŞİD' DEN MEDET UMAN DOMUZLAR

Buradan bütün konuşmaları, tepkileri, kıvranmaları, debelenmeleri görebiliyorum - balkona çıkmama gerek yok, pencereden bile olup biten her şeyi görmek mümkün. Biraz kulak kabartınca konuşmaları duymak da mümkün.

Gürültü yaparak iğrenç varlıklarını isbata çalışan aklını yitirmiş, ruh hastası, ne söylediğini bilmeyen, ne diye böğürdüğün anlamını bilmeyen, böğürtüleri ile ibadet ettiğini zanneden ama tam tersine insanları rahatsız ettiği için zorbalığına zorbalık katan, Türk Külütürünün düşmanı iblisler sürüsü IŞİD' den, Hizbullahçılardan medet umuyorlar.

Türk Dili sizi çarpsın.

Nasıl bir belaya bulaştığının farkında olmayan, ancak birbirini kandıran bu zavallılar bütünü gelecek günler sizin için gerçekten çok kötü. Bunu anlamak için allaeme-i cihan olmaya gerek yok. Bütün katliamların, zorbalıkların, kötülüklerin ortağısınız. Sizi Tayyip Erdoğan bile kurtaramaz. Cebrail gelse Cebrail bile kurtaramaz. Size acıyan olmayacak. Hakediyorsunuz. Daha da beter olmanız dileklerimle. En azından bana ve benim gibi zavallılara çektirdiklerinizi yaşamanız dileklerimle.



DİNCİ İRİN PATLAMAK ÜZERE

Daha önceki sayılardan birinde "içinizde bir tane helal süt emmiş yok mu" sorusunu sormuştum. Tabi cevap alamadım. Kim çıkıp da "ben helal süt emdim" der ki Sayı: 171 ve gerçekten tarihe kaydediyoruz sayenizde. 171 x 40 = 68400 başvuru ve sonuç 0 (sıfır). Kelli felli beyefendiler, hanfendiler bu duruma ne diyorlar peki? Genellikle "bizimle alâkalı değil", "başka bir kuruma iletmelisiniz"

Toplumların yaşam sevüvenlerinde böylesi ilginç birikimler oluşur ve bir gün gelir patlar. Patlamadan da kimse kurtulamaz. Eminim ki ben zavallıda bu patlamadan bir biçimiyle etkilenirim, ailemde.

Be hey dürzüler madem beceremeyecektiniz, beceremiyorsunuz ne diye ortaya çıkıp ahkâm kesersiniz, dünyayı yönetmeye kalkışırsınız Siz bırakın devlet yönetmeyi, ülke idare etmeyi sokağınızdan, evinizden bile haberiniz yok. Karınızın kiminle yatıp kalkığını bile bilmezsiniz, çocuklarınızın da sizin çocuklarınız olduğunu zanneder, öyle avunursunuz. Ağırınıza, zorunuza gitmesin gerçek budur. Siz buralarda dümen, alavere, dalavere, ucuucuna denk getirme, birilerini yine görmezden gelme, ezme, ezilmelerine vesile olma derdindeyken...

Burada yine birilerinin pohpohlamasıyla bana eziyet eden üşütük esnaf bozuntuları gece - gündüz çalışıp çabalarlar yine icralıktırlar, yine borçtan - harçtan kurtulamazlar, yine başları beladadır. Komik bir durum değil mi bu sizce? Bence inanılmaz komik, benim açımdan traji-komik bir durumdur.

DAHA DA BETER OLUN, OLACAKSINIZ DA


BOZUNTULAR,

Şimdi bozuntular takımından savcı bozuntuları, katip bozuntuları, hakim bozuntuları, avukat bozuntuları, vali bozuntuları, cumbaşkan bozuntuları, polis bozuntuları, bekçi bozuntuları, amir bozuntuları, memur bozuntuları... say say bitmez bozuntular takımı.
Esnaf kılıklı tırtıl, akbaba, insan bozuntuları... yine say say bitmez.
İnsan kılıklı müslüman bozuntuları, hacılar, hocalar, şeyhler, müftüler, diyanet çalışanları, meclis çalışanları yine say say bitmez...

Gecenin üçünde kalkıp sahur yaptılar, sözde oruç tutacaklar günahlarını affetirecekler, hatalarını anlayacaklar, acın halinden bilecekler, Allah'a yakınlaşacaklar, müslümanlığın değerini bilecekler, Peygamberin emir ve isteklerine uyacaklar... namaz kılacaklar, yatıp kalkacaklar, dua edecekler, dinden imandan bahsedecekler, karılarını türbana zorlayacaklar - çarşafa zorlayacaklar, şalvar giyecekler, yalandan tevazu yapacaklar, azgın nefislerini tezkiye edecekler.... yok ebesinin" diyor olabilir içinizden birileri, aynen böyledir durum, tam da ebesinin... durumlarıdır. İNSANLIKTAN HABERİNİZ SİZİN MÜSLÜMANLIKTAN NE HABERİNİZ OLSUN?

LANETLENDİĞİNİZİN FARKINDA MISINIZ, BU ÜLKEDE DİNDEN BAHSEDENİN TAA GELMİŞİNİ GEÇMİŞİNİ ...
ALLAH BELANIZI VERSİN, NE YAPTIĞINIZIN FARKINDA DEĞİLSİNİZ ALLAH'IN BELALARI.


From: marifetkapisi@hotmail.com
To: bimer@basbakanlik.gov.tr; ayaras@tokat.bel.tr; basin@tokat.bel.tr; hal@tokat.bel.tr; tokat@csb.gov.tr; tokatsgim@sgk.gov.tr; dilek.yuksel@tbmm.gov.tr; info@tokattb.org.tr; resatdogru@gmail.com; info@tokattso.org.tr; info@adalet.gov.tr; info@tokatbarosu.org.tr; info@tokatosb.org.tr; info@tokattabipodasi.org.tr; mbandirmali@tokat.bel.tr; mehmetaliyavas@tokattarim.gov.tr; acetin@tokat.bel.tr; bilgiislem@tokatozelidaresi.gov.tr; tokat@icisleri.gov.tr; tokatcbs@adalet.gov.tr; kentkonseyi@tokatkentkonseyi.org.tr; mustafaguzel@tokattarim.gov.tr; yaziisleri@tokat.bel.tr; orhanduzguntbmm@gmail.com; tokat.hsm@saglik.gov.tr; tokat@saglik.gov.tr; tokatemniyet@egm.gov.tr; insanhaklarikom@tbmm.gov.tr; memin.ozafsar@diyanet.gov.tr; hkamil.yilmaz@diyanet.gov.tr; icdenetim@diyanet.gov.tr; dinhizmetleri@diyanet.gov.tr; tokat@diyanet.gov.tr
Subject: RE: Adalet Arıyorum - Sayı: 171
Date: Mon, 29 Jun 2015 04:02:59 +0300


GECE DİLEKÇELERİ

Bütün bu yazdıklarımı bir kitapta topladım. Adını da "Gece Dilekçeleri" koydum. Yakında kitapçılarda bulabilirsiniz. Daha sonra filmini de çektireceğim, senarist bir kaç arkadaşım var ve üzerinde çalışıyorlar.

24 Bölümden oluşan senaryosunda genç bir adam bilgisayar başında görünür ve olup bitenleri ufaktan ufaktan yazmaya başlar ve siz değersizlerin şahit olduğu şekliyle gelişir olup bitenler.

Bir dönem filmi olacak ve 10 yıllık karabasan, zulüm, zorbalık, dincilik, adilikler, sahtekarlıklar, vicdansızlıklar, ahlaksızlıklar, bataklığa saplanıp kalmalar, bataklıktan bir türlü çıkamama, onca küfür ve hakarete rağmen kıpırdayamama, özünü - vicdanını yitirme, akılsızlıklar, delirme halleri, evde işkence, işkenceye göz yumma, işkenceye sebep olma, işkenceyi destekleme gibi insan hakları suçlarının tümünü birey bazında işleyen bir kitap. Bütün isimleri, kurumları, tarihleri, yazılanları ve anlamsız cevapları olduğu gibi verdim. Kitabım diğer bir kaç dile de çevrilecek. Hadi yine iyisiniz hepinizi meşhur edeceğim.

Daha önceki bir sayısında belirttiğim gibi, "yüz sene sonra da insanlar yüzünüze tükürecek ve lanetleneceksiniz".

ALLAH HEPİNİZİN BELASINI VERSİN, BAŞTA DA EN BAŞTAKİLERİN.

Olum! siz devlet mevlet yönetemezsiniz, sizden bir cacık olmaz. Bu güç Türk Milletinin kendi gücüdür. Sizin gibi onun bunun çocuklarına kalsa bir hafta da ülkeyi darmadağın eder, insanlarını mahvedersiniz.

Sayı: 174

DİNCİ DOMUZLAR KIVRANMAYA, BÖĞÜRMEYE DEVAM EDİYORLAR


İnternette veya TV'de kısa bir tur atarsanız şunları görürsünüz:
-Irak'ta bombalı saldırı
-Iran'da kadınların tribün yasağı sürüyor
-Nijerya'da BokoHaram terörü
-Mısır'da savcıya eylem
-Türkiye sınırı ana baba günü
-Suriye tam anlamıyla cehenneme döndü
-Gazze'de abluka sürüyor
-İslamafobi yükselişe geçti
-Suudi Arabistan Körfez Dayanışmasını güçlendirdi
-Yemen'e saldırılar arttı

Hemencecik iki dakikada görebileceğiniz haberlerdir bunlar. Bir de konuşulamayan, yazılamayan, söylenemeyen haberler vardır ki bunun on misli ile hesap edilebilir.

Bu arada hoca bağırır "Hayyaalel Felaaah - Haydin Kurtuluşa" (Sonsuz kere gülücük)
Dinci domuzlar lanetlendiklerinin farkında değillerdir ve hâlâ dünyayı yönetmekten filan bahsederler

Açın bakın internet sayfalarına; boğazlanmış çocuklar, parçalanmış bedenler, yakılmış köyler, harabeye dönmüş İslam Âlemi...

-Kimin suçu?
-Sizin suçunuz.

SİZE MERHAMET EDEN OLMAYACAK ÇÜNKÜ İNSANLIKTAN ÇIKTINIZ.

Sayı: 175

DİNCİ DOMUZLAR NE İSTİYOR?

(Not: Gürültü, duman, tehdit ve baskı sürdüğü için yazmaya devam ediyorum. Tek başıma bu kadar acıya katlanamam. Sizin de bu acıyı paylaşmanız dileklerimle. Ayrıca bu yazıları savcılara, emniyet görevlilerine, valilere yazdığım düşünülmesin. Herkese yazıyorum. İnternet sitemde de yayınlamaya başladım.)

1. Bir milyar müslümanın (müslümanım diyenin) katledilmesini / yok edilmesini istiyorlar.
2. Bir milyon caminin ve minarenin yıkılmasını istiyorlar.
3. Bin beş yüz yıllık İslâm Medeniyeti (artık bir zırvadır) eserlerinin imhasını istiyorlar.

En son Meclis Başkanlığı seçiminde ülkücü dinci domuzların tavrı göstermiştir ki amaçları yıkıcı / yokedici, tümü kapsayan, ideolojik davranışlarla millete egemen olma... T.C. devletinin ideolojisi Atatürkçülüktür dışındaki tüm ideolojiler yıkıcı, bölücü, lanetlenmiş ideolojilerdir tıpkı Türk - İslâm ideolojisi gibi.

AKP'li dinci domuzların isteğini aşa-yukarı herkes biliyor artık. Onlarda ülkücü dinci domuzların istediklerinden farklı bir şey istemiyorlar aslında.

IŞİD'li dinci domuzların en son Sina Yarımadası saldırıları da göstermiştir ki Mısır'da bir iç savaş çıkmalı ve Suriye, Irak, İran, Yemen, Libya cehennemlerine onlar da katılmalıdırlar.

Peki bütün bu dinci domuz kuşatmaları, saldırıları, egemenlikleri karşısında yüce Türk Milleti nasıl ayakta durabiliyor? O da bizim sırrımız: "Her biri aynı zamanda birbiri ile boğuşur, itişir, kakışırken sinsi emelleri en sonunda bizi yoketmektir aslında. Bunu her zaman ve her yerde de söylerler. Onların yaşanılan bu dünyadaki en birinci düşmanı Atatürkçülüktür yani T.C. Devletinin ideolojisi.

LANETLENMİŞ DİNCİ DOMUZLAR ALLAH HEPİNİZİN BELASINI VERSİN
DAHA DA BETER OLUN.

175'e YAZACAKTIM

Sayı 175'e yazacaktım ama geçti artık. Olsun bu da sayı 176 kağıdına, mürekkebine, arzuhalcisine para mı sayıyorum nasıl olsa (bir milyon gülücük)

"Mübarek Ramazan ayı" deyip oruç tutup, namaz kılıp, camiye gidip, fitresini - zekatını verip Allah'a yaklaşacağını uman avanaklar topluluğu var ya tümünün amelleri boştur, havadır - civadır, yalandan başka bir şeydir. Neden peki? İşte bu dinci domuzlar yüzünden aç kalıyorlar, susuz kalıyorlar, yatıp kalkıyorlar, paralarını harcıyorlar fakat tümü boş, kuru, anlamsız, geçersiz şeylerdir.

BOŞUNA DEBELENMEYİN ALLAH BELANIZI VERMİŞ ZATEN
DAHA DA BETER OLMANIZ DİLEKLERİMLE

Sayı: 177

BATAKLIK


Baştan ayağa bataklığa batanların hali budur. Bu dönem kanunun, lafın, sözün, yazının, insanlığın, merhametin, medeniyetin işlemediği dönemlerdir. İlişkiler öylesine içinden çıkılmaz hale gelirki battıkça batarlar. Herkes mutsuz, umutsuzdur.

Bütün bu sorunların sebebi taassuptur. Taassup yani asabiyet - kendi adamını kayırma, adaleti yok eder. Adaletin olmadığı yerde oğlanlar, daha zorbalar, daha çakallar, daha kurtlar, daha karaktersizler, daha soysuzlar ürer gider...

Benim gibi bütün bu pisliklere bulaşmayan tek tük, haberli - habersiz, bilinçli - bilinçsiz bir kaç kişi nereye dokunursa orası pisliğe dönüşür. İlginç toplum kurguları ve ilişkileridir bunlar. Buradan başlar dünyanın öbür ucuna kadar hiç ummadığınız yerlere dokunur.

Bir tek cevapları vardır artık: "Yapacak bir şey yok"
Yani battık kardeşim, bizim kendimize faydamız yok sana nasıl yardım edelim. Senin bahsettiğin gürültü, duman burada ıvır - zıvır kalır.

Hiç bir dönemde toplumlar bu biçimiyle idare edilemez. Eninde sonunda çark dönmez olur. Suçlular da cezalarını öyle veya böyle çekerler. Hayat öyle ilginç bir düzendir ki suçluyu elinden kaçırsa bile çocuklarından mutlaka intikamını alır.

Gördüğünüz gibi her şeyin farkındayım. Beni düşünmediğiniz, dikkate almadığınız ortada. Ben de bu pisliğe bulaşmamaya kararlıyım çünkü sonuçlarını gayet iyi biliyorum. Çok az kalan bir kaç kişiden biri olmak benim için onurdur. Kendi çocuklarınızı düşünün yani...

Hiç birinizin huzurlu, mutlu, umutlu olması imkansızdır. İMKANSIZ.

ALLAH BELANIZI VERSİN, DAHA DA BETER OLUN

Sayı: 178

SPİNOZA'NIN DEDİĞİNİ DERİM:

Osuruktan kutsallara karşı çıktığı için "Barouh, Barak, Baroh" olan adını Spinoza olarak değiştirip düşüncesini paylaşmaya devam eder.
Spinoza der ki: "Hayatımın otuz yıl gibi uzunca bir döneminde kutsal kitabı - tevrat, torah, töre, okuyarak geçirdim. İçinde hakîkate dair bir tek cümle bile bulamadım. Bana ne İsrailoğullarının masallarından"
Yol kesici bedevinin Bedir, Uhud, Hendek masallarından bana ne? Bu kadar mı salaksınız?

Bana ne mağarada gördüğü halüsinasyonlardan, bana ne uyduruktan ayetlerden hikayelerden, yoksul köylere gönderdiği seriyye - terör şebekeleri'nin topladığı ganimetlerden... Edebiyata dair üç kitap okuyan herkes şunu bilir ki bütün bunlar zırvadan başka bir şey değildir. Türk Kültürümüzde bu masallara yer yoktur, hiç bir zaman da olmamıştır. İnsanımızı birbirine düşman eden bu akıltutulmaları yüzünden bütün dünya insanlığı bizimle alay ediyor, nefret ediyor, tiksiniyor, yüzümüzü bile görmek istemiyor. Bize yakışan bu değildir.
Şimdi dinci akıl yoksunu bir savcı çıkıp kutsal değerlere hakaretten dava açabilir

Bugün itibâriyle 11. yılına giren şikayetlerimin bir tekine bile doğru dürüst cevap vermeyen, soruşturmaları engelleyen - izin vermeyen, bütün yazışmaları yok hükmünde sayan, taleplerimin hiç birini karşılamayan ne kadar amir - memur, yetkili eyyamcı varsa tümünün de avradını

Adnan Çiçek denen onun bunun çocuğundan başlamak üzere şikayet ettiğim bütün onun bunun çocuklarının soruşturmaları görmek, sorgularına katılmak istiyorum, Melih Gökçek de dahil. (BU CÜMLEYİ ALIN)

Spinoza'nın dediği gibi, "eninde sonunda adalet yerini bulur, inanmam sizin masallarınıza"

ALLAH HEPİNİZİN BELASINI VERSİN






TOKAT VALİLİĞİNE
VALİLİK MAKAMI TOKAT     

TOKAT VALİLİĞİNE VALİLİK MAKAMI TOKAT               “Adalet Arıyorum” başlıklı, 1’den 139’ye sıralı dilekçeler bütününde bahsi geçen işyeriyle ilgili şikâyet konuları çözüme kavuşturulamadığından,             İnceleme, soruşturma, tutanak tutma, süre tanıma, değişikliklerin kaydedilmesi ve sonuç itibariyle sorunların tamamının çözüme kavuşturulmasında ilerleme kaydedilemediğinden, yasal izahat getirilemediğinden:             İşyerinin çalışma – işletme ruhsatının iptali ve geçen süre zarfında konuyla ilgili başta Tokat Belediyesi olmak üzere tüm birim görevlilerinin soruşturulması talep edilir.   Şikâyet konuları: İş makine ve araçlarının çevreye yaydığı gürültü kirliliği,Kavak ve benzeri odun yakılarak çevrenin hava kirliliği, kül, is v.b. kirletilmesi,Bulaşıcı hastalık taşıyan işçilerin çalıştırılması, sigortalarının ödenmemesi,Esnaf kimliğinin kötüye kullanılması, diğer esnafa kötü örnek olma,Belediyeye ait park alanına beton dökülmek ve üzerine iş makineleri kurmak suretiyle işgali,Konuyu araştıran görevlilere yanlış bilgiler vererek savsaklama,Kanun tanımazlık,Çevre sakinlerinin her türlü rahatsız edilmesi,Şikâyetçilerin - belediye zabıta memurları, polis memurları dâhil olmak üzere ile birlikte baskı altına alınması,Şikâyetçileri şikâyetlerinden vazgeçirme çabaları,Tehdit, şantaj, yıldırma, korkutma, sabotaj, konunun çarpıtılması ve benzeri uygulamalar.Garipler Cami'nin yaydığı gürültü kirliliği.   Saygılarımla  

Erkan Yazargan                                                                                                          02.12.2013

Telefon: 0 535 063 84 23  

 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol